IMDB: 7,8/ 10
Yönetmen:Theodore Melfi
Oyuncular: Taraji P. Henson, Octavia Spencer, Janelle Monáe, Kevin Costner, Kirsten Dunst, Jim Parsons, Mahershala Ali




2017 yılının Oscar'a aday filmleri açıklandığında iki filmi çok merak etmiştim. Birisi Fences, diğeri de Hidden Figures idi. Fences'i en başlarda izlemiş olsam da Hidden Figures'i izlemek bir türlü kısmet olmamıştı. Son bir çabayla son anda Hidden Figures'i de izledim.
2017 yılının bir diğer ötekiler hikayesiydi Hidden Figures. Bugüne kadar hikayesi anlatılmayan gizli kahramanların hikayeleri anlatılıyor filmde. 1960'ların NASA'sındayız. Rusya ve Amerika arasındaki soğuk savaş uzaya kadar taşmış durumda. Rusya bir atağa kalkarak bu yarışta 1-0 öne geçmiştir. Şimdi Amerika önce durumu 1-1'e getirip, öne geçme derdinde. Ancak büyük bir problemi var. Uzaya göndermek için tasarladığı füzelerden hiçbiri atmosferi geçemiyor.



Katherine Goblen, Dorothy Vaughan,  Mary Jackson Batı Kanadı'nda siyahi bilgisayarlardanlar. Hepsi kendi alanında çok iyi olmalarına rağmen birer bilgisayar olarak kalmışlar. Ve bunun tek sebebi ise siyah olmaları. Amerika'da siyah-beyaz ayrımının en şiddetli olduğu yıllar. Siyahlar ve beyazlar, hayatın her alanında ayrılar. Öyle ki aynı iş yerinde siyahilerin ayrı tuvaleti, beyazların ayrı tuvaleti var.

Al Harrison'un başında olduğu ekip uzaya gönderilecek araçla ilgili en ince hesaplamaları yapan ekiptir. Analitik geometri bilen bir bilgisayara ihtiyaçları olduğunda Katherine ekibe katılmak için görevlendirilir. Ancak renginden dolayı ekip bir türlü onun dahiliğini kabul etmez. Ancak zamanla işler çok farklı ilerleyecek Katherine NASA'nın tarihine adını yazdıracaktır.



Film hikayesini gerçek bir hikayeden alıyor. Belki de sırf bu yüzden izlerken dişinizi sıkıyorsunuz. Yapılan ayrımcılık kanınızı donduruyor. Matematik konusunda dahi 3 kadın var ama sırf renklerinden dolayı dikkate alınmıyorlar, saygı duyulmuyorlar. Renklerinden dolayı eziliyorlar, hakları yeniyor.
Theodore Melfi'nin 2. uzun metrajlı filmi Hidden Figures. Filmin dili klasik Hollywood anlatım dili. Ancak yönetmenin iki başarısı var bana göre. Birincisi, filmin dokusuna uygun evreni çok iyi oturtmuş. İkincisi ise cast seçimi olmuş. Çünkü filmin kadrosu hem çok güçlü, hem de tüm karakterler rolleriyle bütünleşmiş.



Person of Interest ve Empire ile yıldızı iyice parlayan, Taraji P. Henson Katherine rolünde şahane bir performans sergiliyor. Dorothy Vaughan karakterinde ise ünlü oyuncu Octavia Spencer'ı izliyoruz. Rolünün ne kadar başarılı olduğunu ise Oscar adaylığından anlamamız mümkün. Janelle Monáe ile bu yıl Moonlight'taki Teresa rolüyle tanıştım. Moonlight'taki performansı dikkat çeken oyuncu, Hidden Figures'da ise bambaşka bir rol ile karşımıza çıkıyor. NASA'nın ilk kadın mühendisi olma şerefine sahip olacak olan Mary Jackson rolüyle Moonlight'taki başarısını aynen devam ettiriyor. Filmin benim için sürpriz olan oyuncuları ise; Kevin Costner,  Kirsten Dunst ve Jim Parsons oldu. Kevin Costner'ın abartılı ama donuk oyunculuğundan pek hoşlanmayan biri olarak Al Harrison rolünde kendisini pek sevdiğimi söyleyebilirim. Fesat mühendis rolünün Jim Parsons'a çok yakıştığını da itiraf etmem gerek. Kirsten Dunst ise normaldeki o donuk halini oynadığı için ekstra bir çaba harcamamış gibi duruyor. Mahershala Ali'yi assolistim olarak en sona sakladığımı itiraf ediyorum. Hangi rolü oynarsa oynasın bayılarak izleyeceğim bir oyuncu olduğundan, çok önemli bir rolde olmasa da böylesine çok sevdiğim bir filmde olmasını sevdim.